Avrupa Birliği çatısı altında oluşturulan ATEX, oldukça önemli direktifleri bünyesinde barındırır ve bu direktifler evrensel düzeyde bir karşılık bulur. Mevzuat, resmi anlamda 1 Temmuz 2003 tarihinden bu yana yürürlüktedir. ATEX, “Atmospheres Explosives” kelimelerinin kısaltılması olarak tanımlanabilir. Temel olarak kavram, patlayıcı ortamlarda çalışan maddeleri ifade eder. Tıpkı diğer standartlar gibi ATEX sertifikası da öncelikle insan sağlığını ve güvenliğini koruma amacı güder. Direktifin içeriğindeki hassasiyetin ana nedeni budur. Bugün itibariyle iki ayrı ATEX direktifinden söz edebiliriz. Bunlardan bir tanesi üreticiler diğeri ise ekipman kullanıcı için oluşturulmuştur.
Ekipman direktifi tamamen patlayıcı atmosferlerde kullanılan koruma sistemlerini ifade eder. İşyeri direktifi olan ATEX 137 ise ortamda çalışan ve riskli durumda olan personele yönelik güvenlik ve koruma önlemlerini yansıtır. İçeriğinde sağlık ve güvenliğe dair asgari gereksinimler bulunur. ATEX direktifi yeni dinamiklere bağlı olarak belli zaman aralıklarında güncellenebilmektedir. Türkiye’de bu çalışma Çalışma Bakanlığı tarafından yürütülmektedir. 30 Nisan 2013 tarihinden bu yana, “Çalışanların Patlayıcı Ortamlardan Korunması” ismiyle yürürlüktedir.
Türkiye’de gerekli denetimlerin yapılmamasından dolayı patlayıcı odaklı pek çok kaza yaşanmıştır. Bu tip patlamalar çok ciddi mal ve can kayıplarına yol açmıştır. Kazalardan sonra genelde söz konusu sertifikaların ve denetimlerin önemi Türkiye’de bir nebze daha anlaşılıyor; ancak elbette bunlar ne yazık ki kayıpları geri getirmiyor. Bu nedenle tüm işletmelerin belli bir sorumluluk çerçevesinde gerekli mevzuatlara uyum göstermesi gerekir.
Değerlendirme Süreci
ATEX sertifikası sadece patlayıcı değil aynı zamanda parlayıcı ve kolay yanma özelliğine sahip olan ürünleri de kapsar. Bu ürünlerin üretimini yapan işletmeler ATEX sertifikası almak ve gerekli denetimlerden başarıyla geçmek durumundadır. ATEX aynı zamanda uluslararası düzeyde geçerliliği olan bir sertifikadır. Bu ürünlerin üzerinde yine evrensel düzeyde bir referans olarak kabul gören CE işaretinin iliştirilmesi son derece önemlidir.
CE işareti bir kalite standardı olarak kabul görür. Onaylanmış bir kuruluş, gerekli mevzuatları yerine getirmeniz durumunda ürünlerinizde CE işareti iliştirmenize izin verir. Ayrıca ürünlerin üzerinde tozlu ortamda ya da gazlı ortamda nasıl kullanılması gerektiği belirtilir. Elektrikli olup olmadığı dışında ne tip koruma özelliklerine sahip olduğu bilgisi aktarılır. Öte yandan ortama ait sıcaklık değeri, izin verilen yüzey sıcaklık değerleri ya da IP koruma derecesi de eksiksiz şekilde yazmalıdır. ATEX değerlendirme süreçlerinde teknik dosya büyük ölçüde belirleyicidir. Bu süreçte diğer yandan denetimi yapan kuruluş çeşitli numuneler alır. Akredite laboratuarlarda alınan bu numuneler çeşitli testlere tabi tutulur.
İşletmelerin üretim tesislerinde mevzuatın güncel versiyonunda açıkça belirtilen kriterlere tam anlamıyla uyum sağlaması gerekir. Aksi durum, işletmelere hem zamansal hem de mali kayıplar yaşatacaktır. Özel durumlarda belli yaptırımlar da devreye girebilir. Değerlendirme süreci diğer mevzuatlara kıyasla çok daha uzun sürebilir. Bu dönemde ayrı ayrı pek çok test ve deney yapılır. Yapılan ziyaretlerde ve rutin denetimlerde değerlendirme açısından genel anlamda şu tip kriterler ön planda tutulur:
- Personeller dışında giriş çıkış kontrollerinin sağlanabilmesi,
- Şahsi personel koruyucu ekipmanların durumu,
- Mekanik ekipmanlar arasındaki uyum,
- Üretim atıklarının takibi,
- Riskli bölgelerde nem, ısı ya da havalandırma kontrolü,
- Onarım ya da bakım ekipmanlarının uygunluğu,
- Yangın ve benzeri durumlara karşı personelin eğitim durumları,
- Yangın ve benzer riskli durumlarda işletmenin aldığı hazırlıklar,
- Patlayıcı maddelerin temizlenmiş olması,
- Kritik bölgelerdeki materyallerin bulundurulması.
ATEX Sertifikası Kapsamı
ATEX Sertifikasının ilk maddesine göre patlayıcı ortamlarda yer alan her türlü ekipman bu kapsamda değerlendirilir. Yönetmelik özelinde potansiyel patlayıcı şeklinde bir ifade dikkat çeker. Diğer yandan patlayıcı atmosferin dışında etkin bir şekilde kullanılmak kaydıyla oluşturulan koruyucu ekipmanlar ya da kontrol aygıtları da bu direktife dahildir. Son olarak düzenleyici işleve sahip olan cihazları da atlamamak gerekir. Netice itibariyle ALEX sertifikasının oldukça geniş bir kapsamı vardır. Yapılan güncellemelerle beraber bu kapsamın sınırları daha da genişlemektedir. Diğer yandan bazı patlayıcı maddeler bu kapsamın dışında tutulmuştur. Savaş ya da cephane materyalleri, taşıma malzemeleri, kişisel donanımlar, açık denizlerde yer alan gemiler, direktiften özel olarak muaf tutulur. Var olan sistemler, çeşitli patlamalara ya da büyük çaplı zararları önler. Aygıtlar arasında yangın söndürücü cihazlar, basınçtan koruyan paneller, kapama valfleri örnek olarak gösterilebilir.
ATEX Direktifleri
Ortak Pazar ülkelerin kendi mevzuatlarını ATEX’e göre uyarlamak zorundadır. Yapılan son değişikliklere göre ATEX direktiflerinden bazıları şu şekildedir:
- Ortamlarda kullanılan riskli ürünlere CE sertifikası konusunda zorunluluk getirildi.
- Patlayıcı ortamlara ilişkin bölgelerin ve kategorilerin tarifi yapıldı.
- Tozlu ortamlar ilk defa bu kapsam içine alındı.
- Pnömatik silindir benzeri elektriksiz cihazlar bu kapsama dahil edildi.
- Ekipmanlarla birlikte kullanım kılavuzunun verilmesi zorunlu hale getirildi.
ATEX Belgesi Nasıl Alınır?
Söz konusu ürünlerin ait oldukları bölgelere özel olarak belgelendirme işlemleri değişiklik gösterebilir. Bu konuda birbirinden farklı prosedürler uygulanır. Hem ürüne hem de kategoriye bağlı olarak işlemlerin içeriği değişir. Piyasadaki yerini almadan önce ürünler işaretleme işlemlerini tamamlarlar. ATEX direktifine ait modüller şu şekildedir:
- Ek 3 AT Tip İnceleme Modülü
- Ürün Doğrulama Modülü
- Kalite Güvence Modülü
- Tipe Uygunluk Modülü
- Birim Doğrulama Modülü
Patlayıcı Ortamlara Dair Yer Sınıflandırması
Yukarıda da belirtildiği üzere patlayıcı ortamların devam etme zamanı baz alınarak çeşitli bölgeler oluşturulmuştur. Bölgeleri şu şekilde tarif etmek mümkündür:
- Elektriksel düzeyde patlama kaynakları,
- Kıvılcım oluşumları,
- Bobinlerin sıcak olan yüzeyleri,
- Yanıcı materyaller,
- Ultrason,
- Işık neticesinde sıcaklık artışı,
- Elektrostatik boşalma,
- Sürtünme nedeniyle oluşan yüzeyler.